Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ahmet İşleyen oruç tutmak isteyen kalp hastalarına şu önerilerde bulundu: " Genel kurallarına uygun oruç tutan kalp hastalarında anlamlı kötüleşme olmadığı bilinmektedir. Ancak kalp hastaları, oruç tutma kararını mutlaka kendilerini takip eden doktora danışarak almalı ve önerilerine uymalıdır. Çünkü pek çok hastada oruç tutarken ilaç tedavisinin düzenlenmesi, doz ayarlaması gerekecektir.
Özellikle sıcak havalarda sıvı kaybı fazla olacağı için iftar ve sahur arasında yeterli sıvı alımı sağlanmalıdır. Sıcak etkisi ile kaybedilen su ve tuz yeterli miktarda alınmazsa tansiyon düşüklüğü ve hayati organlara kan akışında azalmaya yol açabilir. Bu nedenle oruç tutarken sıcak alanlardan uzak durmaya çalışmalı ve ağır iş yapmaktan kaçınılmalıdır. Ramazanda yapılan en sık hata iftarda veya sahurda ağır ve çok yemek yemektir. Oysa ki ağır yemek sonrası kalp hızı artar, tansiyon yükselir. Ayrıca kanın sindirim organlarında göllenmesi yine hayati organlara kan akışında azalmaya yol açabilir. Bunu takiben kana salınan bazı hormonlar nedeniyle kanın pıhtılaşması kolaylaşır. Bütün bu olaylar neticesinde kalp krizi oluşması kolaylaşabilir. İftar ve sahurda yediklerimiz ve miktarı bu nedenlerle kalp ve damar sağlığı için çok önemlidir.
Ramazanda acil servise başvurular genelde iftar sonrası ilk birkaç saatte artmaktadır. Bu nedenle kalp damar hastalarının ramazan boyunca yemekleri iftar, iftardan 2-3 saat sonra ara öğün ve sahur olmak üzere 3 öğünden oluşmalı ve sadece kalp hastaları değil sağlıklı kişiler de tüketimde ölçüyü kaçırmamalıdır. İşlenmiş gıdalardan, şekerli ürünlerden, yağdan zengin yemeklerden uzak durmalı ve tıka basa yemenin ciddi sağlık sorunlarına sebep olabileceği unutulmamalıdır.
Bu öğünlerde sindirimi uzun süren lifli gıdalar seçilmesi önemlidir. Lif içeriği yüksek, proteinden zengin , sebze ve meyveden oluşan öğünlerin sindirimi karbonhidrat içeren gıdalara kıyasla daha uzun sürdüğü için tokluk hissinin uzun süre devam etmesini sağlar. Bu yüzden mümkün mertebe makarna, şekerli gıdalar, börek, çörek, reçel vb. karbonhidratlı gıdalar yerine sebze yemekleri, nohut, fasülye, mercimek, bezelye gibi gıdalar tüketilmeli, asitli içeceklerden uzak durulmalıdır. İftar, ara öğün ve sahur atlanmamalı , iftar sahur arasında bol miktarda su içmeye özen gösterilmelidir.
Kimler oruç tutmamalıdır ?
“Devam eden göğüs ağrısı , nefes darlığı yakınmaları olan hastaların oruç tutması sakıncalı olabilir. Bu hastaların kardiyoloji doktorlarına danışarak oruç tutması önemlidir. İleri evre kalp yetersizliği olan hastalar sıvı dengesi çok hızlı değişebileceği için oruç kesinlikle tutmamalıdır. Bunun dışında son 6 ay içerisinde kalp krizi geçiren, balon – stent uygulanan, bypass ameliyatı olmuş hastaların oruç tutması sakıncalıdır. Kalp pili oruca engel değildir, altta yatan neden ve pilin neden dolayı takıldığına bakılarak karar verilmelidir. Dirençli hipertansiyonu olan hastalar da tansiyon kontrol altına alınıncaya kadar oruç tutmamalıdır. Kan basıncı kontrol altında olan hipertansiyon hastaları ise ilaçlarını düzenli almak şartıyla oruç tutabilirler.
Oruca engel kalp damar hastalığı olup olmadığını ve oruç tutarken ilaçların zamanlama ve dozunun düzenlenmesi için mutlaka kardiyoloji hekimine danışılması gerekir.
