Özel Salihli Hastanesi Diyetisyeni Burçin Gündoğdu, Ramazan Ayı’nda beslenme düzeninin değiştiğine dikkat çekti.
Gündoğdu “Bu ay içinde normalde 3-6 öğün arasında değişen beslenme düzenimiz 2-3 öğüne düşmektedir. Bu durum günlük besin alımı azalacağı için ağırlık kaybın ayol açarken tam aksine tek öğünde fazla besin tüketimi ve gün boyu hareketsizlik kilo artışına sebep olabilir. Bu ayda beslenme düzeni sahur, iftar açılışı, iftar yemeği ve iftar sonrası ara öğünler şeklinde 4 öğün şeklinde olmalıdır. İftarda tüketilen ağır yiyecekler, mide yanması, hazımsızlık, reflü gibi sorunlara yol açabilir. Yetersiz su tüketimi, lif içeriğinden fakir beslenmek ve hareketsizlik, kabızlık problemlerine yol açabilir.
SAHURDA TÜKETİLMESİ GEREKERN BESİNLER
Yumurta, peynir(tuzsuz), yoğurt, ayran, kefir
Söğüş sebze, taze meyve
Kavrulmamış kuru yemişler, zeytin
Çay kahve tüketimi sınırlı olmalı(vücuttan su atımını arttırdığı için)
Tam tahıllı ekmekler
İFTADA TÜKETİLMESİ GEREKEN BESİNLER
Çorba ile mutlaka başlangıç yapıp 5-10 dk ara verilmeli
Az yağlı sebze yemekleri
Izgara veya fırında pişmiş et yemekleri
Kuru baklagiller hem yemek hem salata olarak tüketilebilir
İFTAR SONRASI
Az şekerli sütlü tatlılar veya meyve kompostosu veya hoşafı tüketilebilir.
Her gün tatlı tüketilmemeli haftada 2-3 gün tüketilmeli.
Hazımsızlık yaşamamak için Yavaş yavaş yemek yenilmeli. İftardan 1.5 saat sonra tempolu yürüyüş yapılabilir.
ORUÇ TUTMANIN TEHLİKELİ OLDUĞU DURUMLAR
Uzun süren açlık sonrası ağır yemekler, kalp yükünü arttırabilir, kalp krizi, beyin kanaması, yüksek tansiyon ve felce sebep olabilir. Mide ülserli kişilerin, insülin iğnesi kullananların, hamileler ve kan şekeri normalin altına düşenlerin, böbrek problemleri olan hastaların, kontrol altına alınamayan tansiyon ve şeker problemi olan kişiler ve 65 yaş üzerinde olup ilaçlarını düzenli kullanmayan ve diyetine uymayan şeker hastalarının oruç tutması yasaktır.”